Derealizasyon Nedir?

Editör

Hiç etrafınıza bakıp her şeyin bir film sahnesi gibi göründüğünü hissettiniz mi? İnsanların sesleri size uzak geliyorsa, renkler solmuş gibi görünüyorsa ya da bulunduğunuz ortam size yabancılaşıyorsa, bu yaşadığınız şey derealizasyon olabilir. Derealizasyon, kişinin çevresini gerçek dışı, sisli, bulanık ya da yapay bir şekilde algılamasıyla ortaya çıkan psikolojik bir durumdur. Her ne kadar korkutucu bir deneyim olsa da, derealizasyon genellikle zihnin aşırı stres, kaygı veya travmatik deneyimler karşısında geliştirdiği bir savunma mekanizmasıdır.

Derealizasyon, dissosiyatif bozukluklar içinde sınıflandırılır ve çoğu zaman depersonalizasyon ile birlikte görülür. Depersonalizasyon, kişinin kendi bedeninden ya da benliğinden yabancılaşmasıyken; derealizasyon daha çok dış dünyayı ilgilendirir. Yani depersonalizasyon “ben bana ait değilim” duygusuyken, derealizasyon “çevrem bana ait değil” hissini verir. Bu nedenle derealizasyon yaşayan bireyler genellikle, “Sanki etrafımda bir sis perdesi var”, “İnsanların sesleri bana uzaktan geliyor” veya “Her şey rüyadaymışım gibi görünüyor” gibi ifadeler kullanır.

Bu durumun ortaya çıkmasının birçok nedeni olabilir. Yüksek kaygı düzeyi, panik atak, yoğun stres, uykusuzluk, kronik yorgunluk ve zihinsel tükenmişlik derealizasyon hissini tetikleyebilir. Çocukluk travmaları, duygusal ihmal ya da şiddet gibi geçmiş deneyimler de kişinin gerçeklik algısını etkileyebilir. Ayrıca bazı uyuşturucu ya da uyarıcı maddeler, özellikle halüsinojenler, kısa veya uzun vadede derealizasyon epizotlarını ortaya çıkarabilir. Nörolojik açıdan bakıldığında ise serotonin ve dopamin gibi nörotransmiterlerin işlevlerindeki bozulmaların da bu duruma katkı sağladığı düşünülmektedir.

Derealizasyonun belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Etrafın yapay, plastik ya da donuk görünmesi, zaman algısında bozulma (saatlerin çok hızlı ya da çok yavaş akması), seslerin yankılı veya boğuk duyulması, renklerin soluk ya da garip biçimde parlak görünmesi, gerçeklikten kopma hissi ve buna eşlik eden yoğun kaygı en yaygın belirtiler arasındadır. Bu belirtiler bazen birkaç dakika sürerken, bazen de aylar boyunca aralıklarla devam edebilir.

Psikolojik açıdan derealizasyonun en zorlayıcı tarafı, kişinin kendi algısına güvenememesi ve “ya delirmek üzereyim?” düşüncesidir. Ancak bu, oldukça yaygın bir yanılgıdır; çünkü derealizasyon tek başına akıl sağlığının kaybı anlamına gelmez. Yine de bu deneyim uzun süre devam ettiğinde depresyon, anksiyete bozuklukları ve sosyal izolasyon gibi sorunlara yol açabilir.

Tedavi sürecinde hem psikolojik hem de biyolojik yaklaşımlar kullanılabilir. Psikoterapi, özellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT), derealizasyonu tetikleyen düşüncelerin fark edilmesini ve yeniden yapılandırılmasını sağlar. Travma temelli terapiler, özellikle EMDR gibi yöntemler, geçmişte yaşanan ve bilinçdışında saklanan travmaların işlenmesinde etkilidir. İlaç tedavisi, tek başına derealizasyon için özel olarak onaylanmış olmasa da, anksiyete ve depresyonu azaltmaya yönelik antidepresanlar ve anksiyolitikler faydalı olabilir. Bunun yanı sıra farkındalık ve grounding teknikleri (yere basmak, çevredeki nesnelere dokunmak, nefese odaklanmak gibi yöntemler) kişinin “şu ana” dönmesine yardımcı olur. Düzenli uyku, sağlıklı beslenme, egzersiz ve stres yönetimi gibi yaşam tarzı düzenlemeleri de belirtileri azaltmada önemli rol oynar.

Derealizasyonu yaşayan kişilerin en çok merak ettiği şey “ne zaman uzman desteği almalıyım?” sorusudur. Eğer bu belirtiler uzun süredir devam ediyorsa, günlük yaşamınızı olumsuz etkiliyorsa ve kaygı düzeyinizi artırıyorsa bir uzman psikolog veya psikiyatrist desteği almak büyük önem taşır. Çünkü erken dönemde alınan destek, bu döngünün kırılmasını ve kişinin hayatına daha sağlıklı şekilde devam etmesini kolaylaştırır.

Sonuç olarak derealizasyon, gerçeklik algısının geçici olarak sarsılmasıyla ortaya çıkan, korkutucu ama anlaşılabilir bir deneyimdir. Bu durumun kaynağı genellikle stres, kaygı veya travmatik deneyimlerdir. Doğru destek ve terapi yöntemleri ile derealizasyonun etkilerini azaltmak mümkündür. Eğer siz de zaman zaman gerçeklikten kopma hissi yaşıyorsanız, yalnız olmadığınızı bilin. Bu belirtilerle başa çıkmak için profesyonel destek almak süreci çok daha kolay hale getirebilir. Özellikle Psikolojiden.com üzerinden alacağınız online terapi, güvenli bir ortamda uzman psikologlarla bu deneyimin kökenlerini anlamanıza ve kontrol altına almanıza yardımcı olabilir.

ücretsiz ön görüşme online psikolog randevusu psikolojiden.com
Online Terapi, Online Psikolog, Psikolog Bul, Psikolojiden.com, Psikolojiden Kesitler

Bu kapanacak 30 saniye

İletişime geç!
Merhaba 👋
Nasıl yardımcı olabilirim?